Gulliver' in Gezileri, İrlandalı yazar Jonathan Swift tarafından 1726 yılında yazılmış olan bir kitaptır. Bu kitapta Doktor Gulliver 4 seyahate çıkar. Bu seyahatlerden birinde seyahat ettiği gemi batar ve cücelerin yaşadığı Lilliput adasına düşer. Kıyıda baygın bir şekilde yatarken kendisine gelir ve etrafında küçücük insanlar görür. Ayağa kalmak ister ama başaramaz. Çünkü onu iplerle bağlamışlardır.
Hayatımızın İpleri
Biz de hayatımızda pek çok şey yapmak isteriz. Ama çoğu zaman bunları yapmak için harekete geçemeyiz. Adeta görünmez iplerle bağlanmışızdır. Bu iplerin bir kısmını kendimiz bağlarken, bir kısmı da çevremizdeki insanlar ve koşullar tarafından bağlanmıştır.
Kendi bağladığımız ipler: kendimize yeterince güvenmiyor oluşumuz, önyargılarımız, amaçsız ve hedefsiz oluşumuz, tembelliğimiz, bahanelerimiz ve sürekli erteleme hastalığımızdır.
Başkaları tarafından bağlanan ipler: Bizimle rekabet içerisinde olan iş ve özel hayatımızdaki dahili ve harici ''rakiplerimizin'' koyduğu engeller, gelişmemizi ve ilerlememizi istemeyen kişilerin negatif enerji ve eylemleri, hayata ve bize karşı olumsuz bakışları ve davranışlarıyla hareket alanımızı ve aldığımız oksijeni azaltan toksik insanlar.
Koşullar tarafından bağlanan ipler: Kontrolümüz dışında olan ve kurtulmamızın kolay olmadığı iplerimiz de vardır. Bunların arasında sorumluluklarımızla birlikte, fiziki, coğrafi ve finansal zorlukları sayabiliriz Bunları da mümkün olduğunca esnetebilmek ve zorluklara rağmen mücadele etmek gerekir. Başarılı olmuş insanları incelediğimizde, pek çoğunun sayısız engellerle karşılaştığını ve bunların üstesinden gelerek hedeflerine ulaştığını görürüz. Bağlı olduğumuz iplerimizin yani engellerimizin arkasına sığındığımızda neden başarılı olamadığımıza dair güçlü hikayelerimiz olacaktır belki ama hedeflerimize de ulaşmamız da mümkün olmayacaktır.
Hangi Başarı
Engellerimizden kurtulduğumuzda hangi hedefe ulaştığımızda başarılı olmuş olacağız? Herkesin sıfırdan zirveye çıkıp milyoner olma ya da Nobel alma şansı yok. Yapabileceğimiz kendi kapasitemiz ölçüsünde ulaşabileceğimiz en iyi yere ulaşabilmek. Yani, Nasuh Mahruki' nin dediği gibi: ''Kendi Everest' imize Tırmanmak''
Öncelikle başkaları ve koşullar tarafından bağlanan ipleri gördüğümüz için kendi hayatımızın iplerini farketmiyoruz. En önemlisi aslında bu.
YanıtlaSilGüzel tespit.
Siliyi düşünmüşsüüün :)
YanıtlaSilTeşekkürler:)
SilÇok güzel bir yazı olmuş, farkındalık yaratıyor. O zaman kendi Everestimize tırmanmak için çabalamaya devam. :)
YanıtlaSilÇok teşekkürler. Mücadeleye devam:)
SilA book of childhood...
YanıtlaSilYou are right.
SilKendime bağladığım ipleri belirli bir yaştan sonra çözdüm. Toksik insanları da çevremden uzaklaştırdım çok rahatlatıcı oldu. Henüz başka koşullardan dolayı oluşanların hepsinden kurtulamadım. Belki de mümkün değildir tamamen kurtulmak.
YanıtlaSilOlabildiğince kurtulmak iyi olur. Herkesten kurtulma şansımız yok maalesef:)
SilKendi Everest’imize tırmanmak sözü harikaymış
YanıtlaSilEvet harika bir cümle.
Sil