10/14/2019

''Derdim çoktur hangisine yanayım'' türküsündeki gibidir hayat. Derdimiz çoktur. İşte, evde, okulda, sokakta. Biz istedikten sonra her yerde . Bazı dertler vardır, boyumuz aşar. Elimizden bir şey gelmez, gücümüz yetmez. Ama pek çok dert vardır ki onları biz dert haline getirmişizdir. Çoğu zaman da müdahale edemeyeceğimiz şeyleri dert ederiz.
Haksızlık
Bazen dertlerimizi, büyük ya da küçük olsun, yanımızda taşırız. Evdeki derdi işe, işteki derdi eve vb. Böyle yaparak insanlara haksızlık ederiz. Kimlere mi? Oldukça gergin bir iş gününden sonra eve gittiğimizde bizden ilgi ve sevgi bekleyen ailemize. Ya da evde aile bireylerimizden biriyle sorun yaşayıp bu sorunu işe taşıyarak, bizden performans bekleyen yöneticilerimize, bize maaş ödeyen patronumuza, huzursuzluk çıkardığımız iş arkadaşlarımıza, hizmet verdiğimiz müşterilere. Aslında böyle davranarak iki sorunumuz olmasına yol açıyoruz. Evdeki bir soruna işte de performans kaybıyla iş sorunumuzu da ekliyoruz. 
Meslek Hikayeleri
Uzun bir yolculuğa çıkacağımız otobüsün şöförünün, evde yaşadığı problemi işe taşımasını, gergin ve dikkatsiz bir şekilde sürüş yapmasını ister miydik? Ya da bir yakınımızı ameliyat edecek olan kalp cerrahının kafasının sorunlarla dolu olmasını? Sanırım kimse istemez. 
Elde Var Hüzün
Hüzün de yaşanması gereken bir duygu. Hiç bir şeye üzülmeyelim, hiç bir şeyi önemsemeyelim diye bir şey yok. Önemli olan derdi büyütmemek. Bir soruna kafayı takmıyor oluşumuz onu önemsemediğimiz anlamına gelmez. Soru şu: Biz bu dertleri dert ederek, dertlerin çözümüne katkı sağlıyor muyuz? Yanıtı belli.
Categories:

22 yorum:

  1. valla herhalde sağlamıyoz kaderciyic biz yiaa :)

    YanıtlaSil
  2. Hayat bir mücadele, sürekli dertsiz bir hayat çok sıkıcı olurdu. Ama tabi anlamsız şeylere üzülmek demek değil bu. Biraz daha olayların dışına çıkabilmemiz gerek.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Olayların dışına çıkıp nefes almak gerekiyor. Yoksa boğuluyoruz.

      Sil
  3. Emeğinize sağlık.''Ağaç Ev Sohbetleri 7'' başlıklı yazımı okumak ve yorumlarınızla katkıda bulunmak üzere sizi blogumda görmekten mutluluk duyacağım, teşekkürler.

    YanıtlaSil
  4. Sondaki soru tam nokta atışı olmuş. Akılda tutulması gereken bu sanırım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Soruya verebileceğimiz doğru cevapta gizli her şey. Selamlar.

      Sil
  5. O aradaki ince çizgiyi koruyabilmek önemli olan. Ama bazen kaçırabiliyorum o çizgiyi.

    YanıtlaSil
  6. kader deyip geçenler daha kolaylaştırıyorlar galiba işleri.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Muhtemelen daha kolay olduğu için kader demeyi seçiyorlar.

      Sil
  7. Bir dönem çok uzak olmayan yıllar ömrümden ömür aldı ilk başlarda olayların sıcaklığı ile ne yapacağımı şaşırdım ve bir panik halinde yaşamaya çalışırken kendime verdigim zarar kadar etrafa zarar verir duruma geldim baktım olacak gibi degil ne dertlerin peşinden koşacağım onlar beklesin ben kaybedemem yıllarımı takmıyorum

    YanıtlaSil
  8. Dertleri dert etmekten ziyade, çözümünü dert etmek ve çözmek en doğru olan diye düşünüyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok doğru. Böylece dertleri de ortadan kaldırabiliriz.

      Sil
  9. Dertleri büyütmenin ne bize ne de çevremize faydası olmaz. Aksine huzursuzluğu yayıp başkalarını ve kendimizi daha fazla üzeriz. Hele ki çözümü olmayan dertleri sürekli düşünmek yada yakınlarımıza, iş yerlerine taşımak boş bir çabadan ibarettir.
    Güzel bir konu, teşekkürler :)

    YanıtlaSil
  10. Haksızlığa uğramak en kötülerinden. Insan bazen haklı da olsa kanıtlayamıyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haksızlığa uğramak hayatın gerçeği olsa da berbat bir şey. Selamlar.

      Sil
  11. Günümüzde mutluluk pompalanmakta.. sanki hep iyi hep güzel hep mutlu olmak zorundaymışız gibi.. oysa bazen durgun bazen hüzünlü bazen nadasta olmamız hakkımız ve doğal. çok güzel yazmışsınız.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim. Hüzün de hayatın bir parçası. Her şey dengede olmalı.

      Sil

Yorumlar:

Subscribe to RSS Feed Follow me on Twitter!